Haberler

14 Kasım 2023
10 KASIM’A ÖZEL “ATATÜRK VE YÜZ YILDA EĞİTİM” SÖYLEŞİSİ

Prof. Dr. Ozana Ural, aramızdan ayrılışının 85. yılında saygı ve minnetle andığımız Atatürk’ün eğitime bakışını ve Cumhuriyetin 100. yılında Türkiye’nin 100 yıllık eğitim deneyimini, canlı yayında anlattı. Prof. Dr. Ural, “Atatürk ve Yüz Yılda Eğitim” başlıklı söyleşide yerel yönetimlerin, yetişkin eğitimleriyle MEB’i tamamladığını, Enstitü İstanbul İSMEK’in bu alanda iyi bir model olduğuna işaret etti.

Enstitü İstanbul İSMEK, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 85. yılı dolayısıyla bir söyleşi düzenledi. Moderatörlüğünü Kişisel Gelişim Uzman Eğitmeni Beyza Küçüker’in yaptığı “Atatürk ve Yüz Yılda Eğitim” başlıklı çevrim içi söyleşinin konuşmacı konuğu, Prof. Dr. Ozana Ural oldu. 
Yetişkin eğitimi alanında çalışmaları bulunan Prof. Dr. Ozana Ural, Enstitü İstanbul İSMEK Uzaktan Eğitim Platformu aracılığıyla gerçekleşen canlı söyleşide, Mustafa Kemal Atatürk’ün eğitime bakışını ve Cumhuriyetin 100. yılında Türkiye’nin 100 yıllık eğitim deneyimini izleyenlerle paylaştı. Prof. Dr. Ozana Ural, Enstitü İstanbul İSMEK’in, Atatürk’ü, Cumhuriyetimizin 100. yılında anmak için düzenlediği eğitimle ilgili bu söyleşiyi, bir yetişkin eğitimcisi olarak çok değerli bulduğunu belirterek söze başladı.
 
Cumhuriyetin İlk Yıllarında Eğitim Seferberliği
Prof. Dr. Ozana Ural, kendisinin ve söyleşiyi modere eden Beyza Küçüker’in, kadın olarak eğitimle ilgili düzenlenen bir yayında buluşmasının, aslında Atatürk’ün 100 yıllık Türkiye Cumhuriyeti’nde eğitimle ilgili ne yaptığının bir özeti olduğuna vurgu yaptı. Prof. Dr. Ural, “Atatürk; eğitimli, meseleleri konuşabilen, problemlere çözüm arayabilen kadınları ve erkekleri yarattı, eğitim fırsatı verdi, özgür, bağımsız bireyler yaptı. Aslında işin özeti bu.” diye konuştu. Cumhuriyet öncesinde Anadolu’da okuryazar oranının oldukça düşük olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Ozana Ural, Atatürk’ün, Cumhuriyetin ilanı sonrası ülkenin hızla kalkınması için topyekûn bir eğitim seferberliği başlattığını belirtti. Harf Devrimi’nin yapılması, Tevhidi Tedrisat Kanunu’nun çıkarılması, halk dershanelerinin açılması, köy enstitülerinin kurulması ve millet mekteplerinin açılmasının, Milli Eğitim Bakanlığı kuruluş yasasının kabulünün, Cumhuriyetin ilk yıllarında eğitim adına atılan önemli adımlar olduğuna vurgu yaptı.

“Enstitü İstanbul İSMEK İyi Bir Model”
Prof. Dr. Ozana Ural, günümüz Türkiyesi’nde eğitimin nasıl olduğu konusuna da değindi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), geçtiğimiz erken çocukluk eğitiminde 5 yaşı zorunlu eğitim kapsamına almasının önemli bir atılım olduğunu söyleyen Ural, 3-5 yaş arası için de çalışmaların yapılması gerektiğine dikkat çekti. Ural, yetişkin eğitimi konusunda ise yerel yönetimlerin, yetişkin eğitimleriyle MEB’i tamamladığını, Enstitü İstanbul İSMEK’in bu alanda iyi bir model olduğuna işaret etti. Yetişkin eğitimi alanında daha fazla yerel yönetimin, Enstitü İstanbul İSMEK gibi halka hizmet etmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Ural, söyleşinin sonunda, “Atatürk’ü sevgi ve saygıyla anıyorum. 100. yılı da canı gönülden tüm yıl kutlayacağımızı söylemek istiyorum.” diye konuştu.
Söyleşinin tamamını izlemek için;
https://youtube.com/live/P9ttwkXRRsI