Enstitü İstanbul İSMEK, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadelede Günü” kapsamında “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Yasal Haklar Nelerdir?” başlıklı bir söyleşi gerçekleştirdi. Avukat Şükran Eroğlu’nun, şiddet kavramının kapsamı, içerikleri ve çeşitleri gibi konuları ele aldığı söyleşide, bunlara maruz kalan kadınların hakları ve yasal çözümler vurgulandı.
Enstitü İstanbul İSMEK, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Yasal Haklar Nelerdir?” başlıklı bir söyleşi düzenledi. Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında gerçekleştirilen söyleşide İstanbul Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Üyesi ve Kadınlarla Dayanışma Vakfı (KADAV) Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Şükran Eroğlu, kadına yönelik şiddetle mücadelede yasal haklara dair önemli bilgiler verdi. Eroğlu, şiddetin tanımından dijital şiddete, 6284 sayılı yasa detaylarından kadın cinayetlerine kadar çeşitli konuları ele alarak katılımcıları bilgilendirdi. Söyleşide, dijital şiddete maruz kalanların hakları ve yasal çözümler de vurgulandı.
Enstitü İstanbul İSMEK Kadıköy Müzik ve Gösteri Sanatları Okulu’nda gerçekleştirilen söyleşide Eroğlu, şiddet kavramının çerçevesine ve içeriğine odaklanarak, kadına yönelik şiddetle mücadeledeki yasal hakları detaylı bir şekilde ele aldı. 25 Kasım’ın, Mirabel kardeşlerin, Dominik Cumhuriyeti’nde diktatöre karşı başlattıkları mücadelede işkence ile öldürülmelerinin ardından ortaya çıktığını vurgulayarak bu günün kadınların ortak bir mücadele ateşini yakması anlamına geldiğini ifade etti.
Kadına Şiddete Dijital Ortamlar da Dâhil
Şiddetin tanımına dair açıklamalarda bulunan Eroğlu, fiziksel, ekonomik, psikolojik ve cinsel her türlü tutum ve davranışın şiddet olarak kabul edildiğini belirtti. Teknolojinin gelişimiyle birlikte dijital şiddetin de gündeme geldiğine dikkat çekerek internet ortamında kadınlara yönelik linç edilme ve dijital şiddetle mücadele konularından bahsetti. Dijital şiddete maruz kalan bireylerin, ekran görüntülerini alarak mahkeme ve savcılıklara sunma hakkına değindi.
2022 yılında Türkiye’de işlenen kadın cinayetlerine dikkat çeken Eroğlu, kadın katillerinin cezalarında iyi hal maddelerinin uygulanmaması ve cezaların caydırıcı olması gerektiğinin altını çizdi. Eroğlu, kadına yönelik şiddetin bireysel değil, eşit olmayan güç ilişkilerinden kaynaklanan toplumsal bir sorun olduğunun altını çizerek bu sorunun sadece kadınları kapsamadığını ifade etti ve ekledi: “Söz konusu şiddete tanık olan çocuklar var. Kadını, erkeği, anne ve babayı, ailenin bütün fertlerini etkiliyor. Dolayısıyla bu toplumsal bir sorun ve aynı zamanda bir sağlık sorunu ve hem psikolojik hem fiziksel tedavi gerektiriyor.”
Söyleşi Aynı Zamanda Çevrim İçi de İzlendi
Ayrıca söyleşide, 6284 sayılı yasa kapsamında vali, kaymakam, polis, jandarma ve aile mahkemesi hâkimlerinin koruyucu ve önleyici tedbir kararı alma yetkileri üzerinde duruldu. Bu yetkilerin; barınma, maddi destek, hukuki danışmanlık, psikolojik destek gibi çeşitli alanları kapsadığı belirtildi. Eroğlu, sözlerini “Kadına yönelik şiddeti önemsiyoruz ve bunun önlenmesi için gereğinin yapılması konusunu sürekli olarak gündemde tutuyoruz.” diyerek noktaladı. Eroğlu, bu tür etkinliklerin, toplumun bilinçlenmesine ve kadına yönelik şiddetle mücadelede daha etkin adımlar atılmasına katkı sağlamayı amaçladığını ifade etti.
Enstitü İstanbul İSMEK Kadıköy Müzik ve Gösteri Sanatları Okulu’nda düzenlenen “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Yasal Haklar Nelerdir?” başlıklı söyleşi, aynı zamanda çevrim içi olarak da İstanbullularla buluştu. Enstitü İstanbul İSMEK katılımcılarının da izlediği söyleşi, yoğun ilgi gördü.
Söyleşinin tamamını izlemek için:
https://www.youtube.com/watch?v=bpFFwLngWuk
